MEHMET NACİ AKÖZ
UÇURTMANIN PEŞİNDE DÜNYAYI GEZİYOR
İLK FESTİVALİM HOLLANDA’DAYDI
Türk Uçurtma Takımı olarak, uluslararası uçurtma festivallerinde ülkemi temsil etmek için onlarca ülkeye gittim, çok yer gezdim tüm bu geziler bana ve ekibime çok değerli bilgi ve çevre kazandırdı
Ancak, her işin bir başlangıcı olduğu gibi benim de uluslararası sahada yer almamın, ülkemde uluslararası uçurtma festivalleri projelerini uygulamamın, hatta Türkiye’deki tüm uluslararası festivallerin fikir öncülüğü yapmış olmanın zemininde, 1992 yılında Hollanda’da katıldığım Uluslararası Schaveningen Uçurtma Festivali vardı. 92 – 94 arası iki yıl Hollanda’da yaşadım, 1993 yılının Eylül ayında bir arkadaşım bana “Schaveningen’ de uçurtma festivali var katılmak istermisin” diye sorduğunda hiç tereddütsüz evet cevabını vermiştim.
1.20 Metre boyunda yıldız model bir uçurtma yaparak üzerine al bayrağımızı da ekledim ve etkinliğe hazırlandım, arkadaşım için de bir tane uçurtma hazırladık. Bu uçurtmayı hazırlarken aklımdan geçenler ise “Kocaman bir tane uçurtma yaparım, üzerine de Türk Bayrağını yerleştirip bir de Türkiye yazarsam festivalde dikkatleri üzerime çekerim” idi.
Ancak, festival alanına gittiğimde (Hollanda ile İngiltere’nin karşı karşıya baktığı devasa bir plaj/sahil kesimiydi) gördüğüm manzara karşısında gerçekten hayretle alandaki uçurtmaları izlemeye koyuldum. Devasa uçurtmalardan oluşan kuşlar, kelebekler, ejderhalar, birbirinden ilginç hayranlık uyandıran uçurtma modellerini görüyordum. Gerçekten şaşırmıştım, çünkü ilk kez bir uluslararası uçurtma festivaline katılıyordum.
Bu festival benim için pozitif anlamda ciddi bir kırılma noktası oldu. Daha sonra Hollanda’lı uçurtmacı Willy Van Dieggel ile tanışıp arkadaş olduk (Hollanda’da uçurtma dükkânı vardı ve ilerleyen yıllarda iki kez İstanbul’daki festivalimize davet ettim)
1994 Sonlarında Türkiye’ye döndükten sonra uluslararası uçurtma festivalini nasıl yapabilirim araştırmasına girdim, gerçi küçük uçurtma şenliklerini düzenlemiş bu konuda az da olsa tecrübe sahibiydim. (Veya kendimi öyle görüyordum) 1996 yılında nihayet Uluslararası İstanbul Uçurtma Festivalini projelendirdim ve sponsorluk arayışları içindeyken İBB’nin kapısını çaldım, ancak çok uğraşmama rağmen sonuç alamadım. 1997 yılında aynı projeyi biraz daha güncelleyerek yine İBB’nin kapısını çaldım ve bu kez sonuç alarak Türkiye’deki ilk uluslararası uçurtma festivali olan “1. Uluslararası İstanbul Uçurtma Festivali” nin gerçekleşmesini sağladım.
Hülasa;
Bu örnekle, katıldığım her ayrı ülkedeki uluslararası uçurtma festivallerinin hem bana, hem ülkeme, hem de uçurtma kültürümüze çok ciddi katkılar sağladığını görmüş oluyorum
Bugüne kadar onlarca uluslararası uçurtma festivaline katılmış olsa da, Schaveningen Uçurtma Festivalinin önemi benim için çok ayrıydı.